Proje Yöneticisi umduğu ile değil bulduğu ile çalışır

“Misafir umduğunu değil bulduğunu yer” atasözünden esinlendim bu yazı başlığını bulurken. Proje yöneticisi, proje için bir misafir olmasa da bu atasözündeki misafir ile çoğu zaman aynı durumda bulur kendisini. Günümüze kadar süregelen klasik proje yaklaşımında proje yöneticisi aşağıdaki hepimizin bildiği “trade-off” açmazı ile projeyi idare etmeye çalışırdı.

Şekil -1 Klasik Trade-off

Ancak müşteriye değer yaratan projelerin çağındayız. Müşteriye değer yaratamayan proje istediği kadar kapsam, maliyet ve zaman açısından başarılı olsun bir anlam ifade etmiyor. Proje yöneticisi artık aşağıdaki yeni “trade-off” açmazı ile uğraşmak zorunda. Bu konuya başka bir yazımda yer vermiştim.

Şekil-2 Yeni Trade-off

Eğer bir proje yöneticisi olarak bir projeye atandıysanız çok büyük bir ihtimalle size sunulan oyun alanındaki bir çok şartı veya olanağı siz belirlemeyeceksiniz. Eğer buna “hayır, ben belirliyorum” diyorsanız, şanslı azınlıktan sayabilirsiniz kendinizi.

Peki yazı başlığına atıf yapacak olursak, proje yöneticisi ne umar ancak ne bulur?

  • Kapsam konusunda müşterinin ne istediğini bilmesini umar –> Ancak müşteri çoğu zaman kapsam konusunda fikrini değiştirir veya genişletir, çünkü kendisi neye ihtiyacı olduğunu çoğu zaman bilemez. (Bunun için çevik metodlar hayatımıza girmiştir ancak bunu uygulamak da ayrı bir dönüşüm ve kültür işidir. Buna ayrı bir yazıda değineceğim)
  • Proje zaman ve maliyetinin “bottom-up” olarak plana ve ihtiyaca uygun olarak belirlemek ister –> Ancak çoğu zaman daha proje fikir aşamasındayken projenin bütçesi ve “deadline”‘ı tepeden inme belirlenir. Proje yöneticisi kapsam, kalite ve kaynakları bu maliyet ve zaman kıskacında yönetmek zorunda kalır.
  • Projedeki efora yetecek sayıda ve kalitede kaynakla çalışmak ister –> Ancak çoğu zaman kaynak sayısı yeterli olmaz, yeterli olsa bile projeye atanan kaynağın kapasitesinde sıkıntılar yaşanır. Başlangıçta söz verilen kaynaklar ilerleyen zamanlarda “başka öncelikler”den dolayı projeden çekilebilir veya kapasitesi azaltılabilir. Bunlar haricinde size çalışmanız için verilen kaynaklar size seçme şansı verilse seçmek istemeyeceğiniz kaynaklar olabilir.
  • Müşteri ilgisinin projede yüksek seviyede olmasını ister –> Ancak proje bir şekilde başlamış ama müşterinin gündeminden düşmüş projeler olabilir. Ancak her durumda bunu bitirmeniz istenebilir. Ben buna “zehirli projeler” diyorum. Bunu detaylıca ayrı bir yazıda yer vereceğim.

* Proje yönetimi ile ilişkili yazılarımın tümüne buradan ulaşabilirsiniz.

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s