Şirketler insan kaynağına gereken önemi veriyor mu?

Yazının başlığını soru cümlesi olarak koydum. Çünkü bu soruya herkesin vereceği farklı cevaplar olabilir. Ben kendi bakış açımla bu soruya yanıt vermeye çalışacağım.

Cevabım büyük oranda hayır. Neden mi? Şirketler insan kaynağının niteliği ile en çok  dışarıdan bir kaynak temin edeceğinde, yani bir pozisyona dışardan bir kaynağı istihdam etmek istediğinde ilgileniyor. Hangi okulu bitirmiş, kaç dil biliyor, geçmiş tecrübesi nasıl, referansları var mı, sertifikasyona sahip vs vs… İlgili pozisyona kendi değerlendirmeleri çerçevesinde en iyi kaynağı bulup yerleştirmeye çalışıyorlar.

Peki daha önce istihdam ettikleri, çoğu zaman şirket politikalarında “en değerli kaynağımız insandır” cümlesini her zaman bir yerlere koydukları o kaynağın sonraki yıllar gelişimini takip ediyor mu? Elindeki kaynakların hangileri işe alındıktan sonra ne şekilde gelişti, sertifkasyon yaptı mı, dil öğrendi mi, yüksek lisans yaptı mı, kişisel gelişim olarak şirket organizasyonunda farklı görev ve sorumlulukları alacak kapasiteye geldi mi, takip ediliyor mu? Ben çok büyük bir oranda bunun yapıldığını düşünmüyorum.

Organizasyonel olarak yeni bir ihtiyaç olduğunda eldeki kaynaklar son güncel halleri ile değerlendiriliyor mu yoksa kulaktan dolma ya da ilk birkaç gözlemle oluşan izlenimler mi hareket ediliyor? Bunun cevabını da sizlere bırakıyorum.

Özet olarak, görüşüme göre şirketler istihdam ettikleri kaynakların gelişim düzeylerini sürekli takip etmeli. Yeninin cazibesine kapılmadan önce bu işi görebilecek mevcut kaynakları çok iyi değerlendirmelidir.

 

 

 

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s